Sen "Dünya Güzellerim"den Hangisisin?

 
Sen "Dünya Güzellerim"den Hangisisin? Sen "Dünya Güzellerim"den Hangisisin?

Hayatının merkezinde yer alan eğlence, senin ruhunun en renkli köşesini oluşturuyor. Sert çizgileri olan, katı kuralları olan biri değilsin. Sen, Faik Öztürk'ün hayat arkadaşı, herkesin sevgilisi Safiye'sin. Cilvelerinle, cazibenle herkesi etkileyebilir, onları kendine hayran bırakabilirsin. Her zaman bir gülümseme ile insanların yüzünü aydınlatır, her durumda mizah anlayışını kaybetmezsin. Seninle aynı ortamda bulunmak, diğer herkesi adeta görünmez kılıyor. İşte bu yüzden sen, herkesin kalbinde özel bir yere sahip olan Safiye Soyman'sın!. Bir bakışınla kalpleri çalabilir, bir gülüşünle insanları büyüleyebilirsin. Sen, Safiye Soyman kadar düşünceli ve aynı zamanda kendine özgü komikliği olan birisin. Herkesle kolayca anlaşabilir, her ortama uyum sağlayabilirsin. Her zaman herkese neşe saçar, enerjinle herkesi eğlendirirsin. Bir kelimen bile, etrafındaki herkesi hizaya sokmaya yetiyor. Bu, senin ne kadar büyük bir kalbe sahip olduğunun en büyük kanıtı. Konuşmalarıyla gündeme bomba gibi düşen, Dünya Güzellerim Masada programının izlenme sebebi Banu Altan, Bülent Ersoy ve Safiye Soyman'dan sen hangisisin?Haydi!Kesinlikle bir Afrodit'sin, tam bir Banu Alkan! Aşkın ve flörtün senin doğanda var olan birer parçası olduğunu söylemek bile az kalır. Göz önünde olmayı, konuşulmayı seviyorsun. İnsanlar seninle konuşurken dikkatli olmak zorunda hissediyorlar, çünkü seninle konuşmak bir ayrıcalık ve bu ayrıcalığı elde etmek için herkes elinden geleni yapıyor. . Çünkü seninle aynı ortamda bulunan herkes, senin ışığınla aydınlanıyor ve seninle birlikte parlıyor. Her hareketinle, her bakışınla, her sözünle etrafındakileri kendine hayran bırakırsın. Senin varlığın, bir odada bulunan diğer herkesi gölgede bırakacak kadar güçlü. Sen tam bir Banu Alkan'sın; aşkın, flörtün, eğlencenin ve iknanın ustası. Çünkü sen, bir diva olarak, her zaman ışıklar altında olmayı hak ediyorsun. Hayatında değer verdiğin ve sevdiğin insanlara karşı çok hassassın. . Karşındaki insanı ikna etmek konusunda ise adeta bir Picasso'sun, her hamlen bir sanat eseri. Sözlerin, öyle bir ağırlığa sahip ki, üzerine söz söylemek neredeyse imkansız. Kendi yolunu çizmek için her zaman bir yol bulursun, çünkü sen bir hayatta kalma ustasisin. Arkadaşların için her türlü fedakarlığı yapabilecek kadar büyük bir yüreğe sahipsin. Sen bir yıldızsın ve herkes senin parıltını görmek için sıraya giriyor. Evet, sen Safiye Soyman'sın! Çılgın ve eğlenceli, bir o kadar da duygusal ve hassas. Aşık olmak senin için bir nefes almak kadar doğal, aşk acısı çekmek ise bir o kadar derin ve etkileyici. Evet, sen tam bir Diva'sın, tam bir Bülent Ersoy'sun! Seninle karşılaştığında, insanlar kendi içlerinde bir baskı hissediyorlar, çünkü senin karizmanın gücüne kimse karşı koyamıyor. Onların mutluluğu için kendi mutluluğunu bir kenara bırakabilirsin. Her şeyinle dikkat çekiyorsun, her hareketin, her sözün, her bakışın. Senin için aşk, hayatın en önemli unsuru. Kendine has bir aura yayıyorsun, ki bu aura istemsizce bir korku ve saygı uyandırıyor. Seninle baş etmek, bir nevi dans etmek gibidir; adımlarını takip etmek, ritmini yakalamak gerekir.

Sen "Dünya Güzellerim"den Hangisisin?

Sen, Safiye Soyman kadar düşünceli ve aynı zamanda kendine özgü komikliği olan birisin. Karşındaki insanı ikna etmek konusunda ise adeta bir Picasso'sun, her hamlen bir sanat eseri. Bir bakışınla kalpleri çalabilir, bir gülüşünle insanları büyüleyebilirsin. Kendi yolunu çizmek için her zaman bir yol bulursun, çünkü sen bir hayatta kalma ustasisin. . Seninle baş etmek, bir nevi dans etmek gibidir; adımlarını takip etmek, ritmini yakalamak gerekir. Onların mutluluğu için kendi mutluluğunu bir kenara bırakabilirsin. İşte bu yüzden sen, herkesin kalbinde özel bir yere sahip olan Safiye Soyman'sın!. Senin için aşk, hayatın en önemli unsuru. Sert çizgileri olan, katı kuralları olan biri değilsin. Evet, sen tam bir Diva'sın, tam bir Bülent Ersoy'sun! Seninle karşılaştığında, insanlar kendi içlerinde bir baskı hissediyorlar, çünkü senin karizmanın gücüne kimse karşı koyamıyor. Hayatının merkezinde yer alan eğlence, senin ruhunun en renkli köşesini oluşturuyor. Aşık olmak senin için bir nefes almak kadar doğal, aşk acısı çekmek ise bir o kadar derin ve etkileyici. Seninle aynı ortamda bulunmak, diğer herkesi adeta görünmez kılıyor. Sen bir yıldızsın ve herkes senin parıltını görmek için sıraya giriyor. Her zaman herkese neşe saçar, enerjinle herkesi eğlendirirsin. Kendine has bir aura yayıyorsun, ki bu aura istemsizce bir korku ve saygı uyandırıyor. Sen, Faik Öztürk'ün hayat arkadaşı, herkesin sevgilisi Safiye'sin. Bu, senin ne kadar büyük bir kalbe sahip olduğunun en büyük kanıtı. Çünkü sen, bir diva olarak, her zaman ışıklar altında olmayı hak ediyorsun. Çünkü seninle aynı ortamda bulunan herkes, senin ışığınla aydınlanıyor ve seninle birlikte parlıyor. Konuşmalarıyla gündeme bomba gibi düşen, Dünya Güzellerim Masada programının izlenme sebebi Banu Altan, Bülent Ersoy ve Safiye Soyman'dan sen hangisisin?Haydi!Kesinlikle bir Afrodit'sin, tam bir Banu Alkan! Aşkın ve flörtün senin doğanda var olan birer parçası olduğunu söylemek bile az kalır. Sözlerin, öyle bir ağırlığa sahip ki, üzerine söz söylemek neredeyse imkansız. Her zaman bir gülümseme ile insanların yüzünü aydınlatır, her durumda mizah anlayışını kaybetmezsin. Her şeyinle dikkat çekiyorsun, her hareketin, her sözün, her bakışın. Her hareketinle, her bakışınla, her sözünle etrafındakileri kendine hayran bırakırsın. Sen tam bir Banu Alkan'sın; aşkın, flörtün, eğlencenin ve iknanın ustası. Hayatında değer verdiğin ve sevdiğin insanlara karşı çok hassassın. Arkadaşların için her türlü fedakarlığı yapabilecek kadar büyük bir yüreğe sahipsin. Evet, sen Safiye Soyman'sın! Çılgın ve eğlenceli, bir o kadar da duygusal ve hassas. . Herkesle kolayca anlaşabilir, her ortama uyum sağlayabilirsin. Bir kelimen bile, etrafındaki herkesi hizaya sokmaya yetiyor. Cilvelerinle, cazibenle herkesi etkileyebilir, onları kendine hayran bırakabilirsin. İnsanlar seninle konuşurken dikkatli olmak zorunda hissediyorlar, çünkü seninle konuşmak bir ayrıcalık ve bu ayrıcalığı elde etmek için herkes elinden geleni yapıyor. Senin varlığın, bir odada bulunan diğer herkesi gölgede bırakacak kadar güçlü. Göz önünde olmayı, konuşulmayı seviyorsun.